Dut ağacı; Kutsallık atfedilen, huzurun, bereketin sembolü olarak nitelendirilirken aynı zamanda da çocukluğumuzun güzel anılarını süsleyen, heybetli duruşuyla üstüne çıkıp tırmandığımız, dut meyvelerini ikişer üçer yerken ellerimizi, üstümüzü boyadığımız, ipek böceklerimizi dut yaprakları ile beslediğimiz, gölgesinden yararlandığımız dut ağacını en çok sıcak ve bol güneşli olan Akdeniz ve Doğu Anadolu bölgelerinde görmek mümkündür. Bu sebepten dolayı dut, bizim için hep ağacından yenilecek bir meyve olmuştur. İlk bahar meyvesi olan dutun üç ana türü vardır. Bunlar beyaz dut, kırmızı dut ve kara dut diye isimlendirdiğimiz meyvelerdir.
Nüfus artışı ile yeşil alanlarımızı kaybettikçe, dut meyvesini bulmak zorlaştıkça Datça Köy Ürünleri bize lezzetli ve sağlıklı dut kurusunu ulaştırmaktadır.
Dut hem leziz hem de sağlık kaynağı bir meyve olduğu için kurutma işlemi sayesinde dört mevsim tüketebilmekteyiz.
Peki yılın her günü ulaşabileceğimiz şifa deposu dut kurusunu, lezzetinden ödün vermeden nasıl elde ederiz derseniz; Yağış almayacak ve kuru havada, dutları sabahın ilk saatlerinde toplayıp, çürük ve olgunlaşmamış olanları ayıklayarak, bol hava alan açık alanlara dutları birbirine değmeyecek şekilde seriyoruz. Sıcak güneşin direk dutlara değmemesine önem vermemiz gerekiyor. Çünkü güneş ışığını direk alan meyveler vitaminlerin çoğunu kaybeder. Dutun kuruma süresi, yayılan alanın rüzgarına, ışığına ve sıcaklığına göre değişkenlik göstermektedir.
Dut Kurusu Nasıl Tüketilmelidir?
Dut kurusu yüksek miktarda protein içerdiğinden dolayı günlük olarak en fazla bir avuç tüketilmelidir. Ayrıca kurutma işleminden geçip, dut meyvesi içindeki suyu kaybederek aroma oranını yükselttiği için şeker oranı artıyor. Bu sebeple diyabet rahatsızlığı olan kişiler daha dikkatli tüketmelidirler.
Dut kurusunu suda kaynatarak da tüketebiliriz, direk ağız yoluyla da tüketebiliriz. Uzmanlar, direk ağız yoluyla tüketilmesini çok daha sağlıklı bulmaktadır.
Dut Kurusu Nasıl Muhafaza Edilir?
Dut kurusu hava almayacak şekilde cam kavanozlarda serin, güneş almayan ve kuru, rutubetsiz dolap veya kiler gibi ortamlarda bozulmadan yaklaşık bir yıl boyunca durabilir. Doğru şekilde muhafaza edildiği takdirde besin değerlerinde herhangi bir değişim söz konusu olmamaktadır.
Dut Kurusu Tüketmenin Faydaları Nelerdir?
Sağlıklı beslenme denilince akla gelen meyvelerden olan dut ve dört mevsim ulaşabildiğimiz dut kurusu da önemli bir besin kaynağı olarak yer almaktadır. Doğal antibiyotik olan dut kurusunun potasyum, demir ve vitamin zenginliği ile faydalarına bir bakalım.
Cilt sağlığı ve Saç sağlığı için iyi bir besin kaynağından biridir. Dut kurusunu yemek, cildi içerden besleyerek kurumasını önlediği, parlak bir cilt için etken besin olduğu gibi dut kurusu kürü ise cildi dışardan beslemektedir. Egzama ve iltihaplar için de kullanıma uygun olduğu belirtilmektedir. Dut kurusu yemekte saçları içeriden besleyerek kurumasını önler, kepeklenmeyi de giderdiği bilinmektedir.
Kemik ve Diş sağlığı için dut kurusunda yüksek oranda kalsiyum bulunmaktadır. Bu sebepledir ki kemik ve diş gelişimleri için çok faydalıdır. Çocuklarda kemik gelişimini, orta yaş üstü için kemik erimesini desteklemek için günlük olarak düzenli tüketilmelidir. Dut kurusunda kendine özgü antibiyotik ve antiseptik özelliği de diş eti için yararlıdır. Uzmanlar özellikle diş eti iltihapları ve diş eti kanamaları için düzenli olarak tüketilmesini belirtmektedirler.
Göz sağlığı için A vitamini deposu olan dut kurusu göz bozukluklarının, göz tansiyonu sorunlarının önlenmesinde büyük rol aldığı bilinmektedir.
Kansızlık için, oldukça fazla bulunan demir özelliği ile dut kurusunun önemi bir kez daha karşımıza çıkmaktadır. Kan yapıcı hücreleri harekete geçirme özelliği oldukça dikkat çekmektedir.
C vitamini deposu olan dut kurusu, kış aylarını daha sağlıklı geçirmemiz ve bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için ek gıda olarak bizi; Nezle, soğuk algınlığı, grip hastalıklarına karşı direncimizi arttırır. Doğal bir antibiyotik içeriğe sahip olduğu için de boğaz iltihaplarına karşı koruma sağlar. Aynı zamanda da dut kurusunda antioksidan özelliğinin bulunması hastalıklara karşı koruması, vücut direncini arttırması, metabolizmayı hızlandırması ile de bilinir. Kışın en çok ihtiyaç duyduğumuz enerji ve vücut direncini dut kurusu tüketimi ile sağlayarak bitkinlik, yorgunluk, halsizlik durumlarını da önleyebileceğimiz söylenmektedir.
Sindirim sistemi için önemli besin kaynaklarından olan dut kurusu; şişkinlik, kabızlık, gaz, toksik madde atılımları konularında yardımcıdır.
Kan Şekeri için yüksek kalitede karbonhidrat bulunması, bu rahatsızlığı düzenleyici ve düşük kan şekeri oluşumunu önleyici takviye bir gıda olduğu söylenmektedir.
Kalp ve Damar sağlığı için korumaya yardımcı olup, kan dolaşımını düzenler. Dut kurusunu düzenli tüketildiği takdirde kan pıhtılaşmasını önleyerek damar tıkanıklarının önüne de geçtiği ifade edilmektedir. Aynı zamanda içeriğinde potasyum bulunması da kalp ve damar sağlığı için önemli olduğu bilinmektedir.
Kan dolaşımını destekleyen dut kurusu, potasyum ile beynin oksijen alabilmesini, işlevlerini yerine getirmesi ile çocuklar ve yaşlılar için hafızayı güçlendirici etkisi de kayıtlarda bulunmaktadır.
Karaciğer için yağlanma problemini engellediği, karaciğer fonksiyonlarının çalışmasında destekçi olduğu, kendini yenilemesinde ve kuvvetlenmesinde önemli bir rolü olduğu belirtilmektedir.
Kanserli hücreler üzerinde antioksidan özelliği olan dut kurusu oldukça dikkat çekmektedir. Tümörlerin oluşumunu engelleyerek kanser oluşumunu önlediği söylenmektedir. Uzmanlar kemoterapi gören hastaların kullanmasının uygun olmadığını da belirtmektedir.
Cinsel istek gücünü arttırdığı bilinen dut kurusu öncelikle yüksek enerji deposu olarak kişinin kendini daha iyi hissetmesine sebep olduğu bilinmektedir. Yaşlılığa bağlı olan cinsel sorunların giderilmesine de yardımcı bir besin olduğu bilinmektedir.
Anne sütü arttırmasında, içinde bulunan vitaminler, kalsiyum, protein, demir gibi besinlerin etkisi olduğu aynı zamanda bebeğin aldığı anne sütü yoluyla hazımsızlık ve gaz sorunlarına da iyi geldiği belirtilmektedir.
Son olarak felçten koruduğu da bilinmektedir.
Dut Kurusunu Kaynatıp İçmenin Faydaları?
C Vitamini deposu olması ile bağışıklık sistemini güçlendirir, vücut direncini arttırıp, kemik dokularına, böbrek ve karaciğerlere destek verdiği, yüksek besin değerlerine sahip olduğu bilinmektedir.
Dut kurusu nasıl kaynatılır derseniz; Yarım litre kaynamakta olan suyun içerisine bir avuç dut kurusu atılıp, kısık ateşte beş dakika kaynatmaya bırakılır. Sonra ocaktan alınır, ılıyan dut kurusu süzülüp sabah aç karnına içilir.
Uzmanlar; potasyum açısından zengin olan dut kurusunu böbrek taşı olan böbrek hastalarının aynı zamanda safra kesesi ve diyabet hastalarının olumsuz etkilendiğini belirtmektedirler.
Dut kurusu dikkatli kullanılması gereken bir besindir. Kronik bir hastalığı bulunan, çeşitli nedenlerle sürekli olarak ilaç kullanan veya besin alerjileri olan bireyler mutlaka hekimlerine danışmaları, önerilen dozları aşmamaları gerekir.